Bitki ve Hayvanlarda Üreme, Büyüme ve Gelişme Konu Anlatımı 7.Sınıf

Bitki ve Hayvanlarda Üreme, Büyüme ve Gelişme Konu Anlatımı 7.Sınıf, fen bilimleri dersinde sorumlu olduğunuz bir konu olduğundan bu konu anlatımını çok iyi bilmemiz gerekmektedir. Bitki ve Hayvanlarda Üreme, Büyüme ve Gelişme Konu Anlatımı soruları daha kolay bir şekilde çözebilmeniz için size yardımcı olacak. Bitki ve Hayvanlarda Üreme, Büyüme ve Gelişme Konu Anlatımını bu yazımızda anlatıyoruz. Bitki ve Hayvanlarda Üreme, Büyüme ve Gelişme ile ilgili bilmemiz gereken konu içeriğini şu şekilde sıralayabiliriz:

Bitki ve Hayvanlarda Üreme, Büyüme ve Gelişme

Üreme Çeşitleri

Canlıların, nesillerini devam ettirmek için kendilerine benzer yeni canlı ya da canlılar oluşturmalarına üreme adı verilir. Üreme, tüm canlıların ortak özelliğidir. Üreme, eşeyli üreme ve eşeysiz üreme olmak üzere iki farklı şekilde gerçekleşebilir.

Eşeysiz Üreme

Tek bir canlının yeni bir canlı oluşturmasına eşeysiz üreme adı verilir. Eşeysiz üremede eşey hücreleri oluşmaz, oluşan yeni canlı ana canlının birebir aynısıdır. Eşeysiz üreme, genellikle çok hızlı gerçekleşir ve oluşan yavru sayısı çok fazladır. Eşeysiz üreme; vejetatif üreme, bölünme ile üreme, tomurcuklanma ile üreme ve rejenerasyon (yenilenme) ile üreme olmak üzere dört farklı şekilde gerçekleşebilir.

Vejetatif Üreme

Vejetatif üremede bitkilerden alınan dal, yaprak gibi kısımlardan yeni bir bitki oluşturulur. Gül, asma, kavak, söğüt, çilek ve çekirdeksiz üzüm gibi bitkiler vejetatif üreme ile ürer.Bu üreme şekli, tarımda kaliteli ve kısa sürede çok hızlı üretim yapılması nedeniyle çok tercih edilir.

Bölünme ile Üreme

Bir canlının ortasından boğumlanıp ikiye ayrılarak yavru canlılar oluşturmasıdır. Bölünme ile üreme, genel olarak tek hücreli canlılarda görülen en basit eşeysiz üreme çeşididir. Amip, bakteri, terliksi hayvan (paramesyum) ve öglena gibi canlılar bölünerek ürer.

Tomurcuklanma ile Üreme

Bazı canlılarda vücudun dışına doğru bir çıkıntı oluşur. Bu çıkıntı gelişerek ana canlının bir kopyasını oluşturur. Oluşan bu canlı ana canlının üzerinde kalarak koloni oluşturabileceği gibi ana canlıdan ayrılarak bağımsız olarak da yaşayabilir. Hidra, bira mayası ve sünger, tomurcuklanarak üreyen canlılara örnek verilebilir.

Rejenerasyon (Yenilenme) ile Üreme

Bir canlının vücudundan kopan bir parçadan yeni bir canlı oluşmasına rejenerasyon ile üreme denir. Denizyıldızı, toprak solucanı ve planarya rejenerasyon ile üreyen canlılara örnek verilebilir. Daha gelişmiş canlılarda, zarar gören veya kopan parçanın onarılması rejenerasyon ile gerçekleşir. Ancak burada gerçekleşen rejenerasyon üreme değildir. Kertenkelenin kopan kuyruğunun yenilenmesi bu duruma örnek verilebilir.

Eşeyli Üreme

Erkek ve dişi olmak üzere iki farklı bireyin dâhil olduğu, ana canlıya benzer fakat asla birebir onun aynısı olmayan yeni bireylerin oluşmasına eşeyli üreme denir. Eşeyli üreme için iki farklı eşey hücresi başka bir deyişle üreme hücresi gerekir. Erkek üreme hücrelerine sperm, dişi üreme hücrelerine yumurta; sperm ve yumurtanın birleşmesine ise döllenme denir.
Döllenme sonunda zigot oluşur ve zigotun büyüyüp gelişmesiyle yeni bir canlı meydana gelir.

Bitkilerde Üreme, Büyüme ve Gelişme

Çiçekli bitkiler eşeyli üreyen canlılardır. Yeni bir bireyin oluşması için tıpkı insanlarda olduğu gibi erkek ve dişi üreme hücrelerine ihtiyaç vardır. Bitkinin erkek üreme hücrelerine polen, dişi üreme hücrelerine de yumurta adı verilir. Eşey hücrelerini oluşturan erkek ve dişi organlar bitkinin çiçeğinde yer alır. Bir bitki türünün erkek ve dişi organları, bitkinin farklı çiçeklerinde ayrı ayrı veya tek bir çiçekte aynı anda yer alabilir. Yapısında aynı anda hem erkek hem de dişi organ bulunduran çiçeğe tam (kusursuz) çiçek denir.

Çiçeğin Yapısı

Kusursuz bir çiçek; çiçek sapı, çiçek tablası, çanak yaprak, taç yaprak, erkek organ ve dişi organ olmak üzerek toplam 6 ana kısımdan oluşur.

Çiçek Sapı

Çiçeği bitki gövdesiyle birleştiren, çiçeğin bitkiyle bağlanmasını sağlayan yapıdır.

Çiçek Tablası

Çiçeğin çanak ve taç yapraklarını, erkek ve dişi organlarını bir arada tutan yapıdır.

Çanak Yaprak

Çiçek tablasının üzerinde yer alan yeşil renkli yapraklardır. Çiçek, tomurcuk halindeyken çiçeği dış etkilerden korur.

Taç Yaprak

Renkli yapraklardan oluşan çiçeğin en dikkat çekici kısmıdır. Çiçeğin bu bölümü, renkli olmasının yanı sıra yaydığı hoş kokular ile hayvanları çeker.

Erkek Organ

Çiçeğin ortasında çok sayıda bulunan yapılardır. Erkek üreme hücreleri olan polenlerin üretilip depolandığı başçık ile başçığı çiçek tablasına bağlayan sapçıktan oluşur.

Dişi Organ

Çiçeğin en ortasında yer alan bu bölüm, üstte polenlerin yapıştığı tepecik, altta dişi üreme hücreleri olan yumurtaların bulunduğu yumurtalık ve bu yapılar arasında polenlerin taşındığı dişicik borusundan oluşur.

Çiçekli Bitkilerin Hayat Döngüsü

Çiçekli bir bitkinin çiçek açmasından yeni bir bitkinin oluşup gelişmesine kadar olan olaylar dizisine bitkinin hayat döngüsü denir. Tozlaşma ile başlayan bu süreci, döllenme, zigot oluşumu, embriyo oluşumu, tohum oluşumu, meyve oluşumu, çimlenme, büyüme ve gelişme izler.

Tozlaşma

Erkek organın başçık kısmında yer alan polenlerin rüzgâr veya hayvanlar aracılığıyla dişi organın tepeciğine taşınmasıyla tozlaşma gerçekleşir.

Döllenme

Tozlaşma sonrası dişicik borusundan geçerek yumurtalığa ulaşan polenin çekirdeği ile yumurtanın çekirdeğinin birleşmesiyle döllenme gerçekleşir.

Zigot ve embriyo oluşumu

Polenlerin yumurtayı döllemesi ile yeni bireyin ilk hücresi olan zigot oluşur. Zigotun gelişmesiyle de ana bitkinin küçük bir taslağı olan embriyo meydana gelir.

Tohum ve meyve oluşumu

Bitki embriyosunun etrafındaki hücrelerin zamanla değişmesiyle önce tohum, ardından da meyve oluşumu gerçekleşir.

Çimlenme

Çeşitli faktörler aracılığıyla çevreye yayılan tohumun içindeki embriyonun uygun koşullarda tohumdan çıkmasıyla çimlenme gerçekleşir.

Büyüme ve gelişme

Çimlenen tohumun büyümesi ve gelişmesi ile genç bitki meydana gelir. Genç bitki de gelişerek olgun bitkiye dönüşür. Olgun bitki zamanla çiçek açar ve döngü yeni bir tozlaşma ile devam eder.

Tohumun Çimlenmesini Etkileyen Faktörler

Tohum, döllenme sonrasında zigotun gelişmesiyle oluşan embriyoyu içerir. Tohum; rüzgâr, su, havyanlar gibi çeşitli etkenlerle çevreye yayılır. Çimlenme için uygun koşullar oluşana kadar embriyo, tohum içinde uyku hâlindedir. Embriyonun bu uykudan uyanması için tohumun, su alıp şişerek çatlamaya; uyandıktan sonra hücresel faaliyetlerini devam ettirebilmek için havadaki oksijene ve uygun sıcaklık değerine ihtiyacı vardır. Bu koşullar oluşmaz ise tohum çimlenmez.
Özetle tüm tohumların çimlenebilmesi için aşağıdaki koşulların sağlanması gerekir:
– Nem (su)
– Hava (oksijen)
– Uygun sıcaklık

!!UYARI!!
Bazı bitki tohumlarının, çimlenebilmek için su, hava ve uygun sıcaklık koşullarının yanı sıra ışığa da ihtiyaç duydukları gözlemlenmiştir. Bu bitki türleri için ışık, çimlenme sırasındaki hücresel etkinlikler için gerekli olmasa da çimlenmenin başlamasını tetikleyici bir rol oynamaktadır.

Bitkilerin Büyüme ve Gelişmelerini Etkileyen Faktörler

Embriyo halindeyken ve çimlenirken tohumda depolanan besini kullanan bitkiler, çimlenmeden sonra büyüyüp gelişmek için ihtiyaç duydukları besini genellikle kendileri üretir. Çimlenme sonrası oluşan yeşil yapraklar bitkinin kendi besinini üretmesine olanak sağlar.

Büyüme ve gelişmeyi doğrudan etkileyen besinin üretilmesi için ortamda su, karbondioksit ve ışık olması gerekir. Besin üretmenin yanı sıra bitkiler, yaşamlarını sürdürebilmek için diğer canlılar gibi su ve oksijene ihtiyaç duyar. Ayrıca, herhangi bir hücresel etkinliğin sürdürülebilmesi için bitkinin yaşadığı ortamın uygun sıcaklık değerine sahip olması gerekir.

Özetle bitkinin yaşamını sürdürerek yeterince büyüyüp gelişebilmesi için aşağıdaki koşulların sağlanması gerekir:
– Nem (su)
– Hava (oksijen ve karbondioksit)
– Uygun sıcaklık
– Işık

Hayvanlarda Üreme, Büyüme ve Gelişme

Balıklar, kurbağalar, sürüngenler, kuşlar ve memeliler eşeyli üreyen hayvanlardır. Bu hayvanlar; döllenme şekilleri, embriyonun geliştiği yer, çoğalma yöntemleri ve yavru bakımı açısından birbirlerinden farklılıklar gösterir.

Balıklarda Üreme

Dişi balıklar yumurtalarını suya bıraktıktan sonra erkek balıklar da spermlerini bu yumurtaların üzerine bırakır. Yumurtalar sperm ile vücut dışında, suda döllenir. Döllenme, dış ortamda gerçekleştiğinden döllenme şansını artırmak için çok sayıda yumurta ve sperm üretilir. Döllenme sonunda zigot, zigotun gelişmesiyle de embriyo oluşur. Embriyo ana bireyden bağımsız olarak gelişir. Balıklarda yavru bakımı görülmez.

Kurbağalarda Üreme

Dişi kurbağalar yumurtalarını suya, erkek kurbağalar da spermlerini bu yumurtaların üzerine bırakır. Kurbağalarda sperm ve yumurtaların döllenmesi suda gerçekleşir. Zigot oluşumunun ardından embriyonun gelişimi de vücut dışında olur. Gelişimini tamamlayan embriyo yumurtadan çıkar ve kurbağa yavrusunu oluşturur. Kurbağalarda yavru bakımı görülmez.

Sürüngenlerde Üreme

Sürüngenlerde erkek bireyler spermlerini dişi bireyin vücudunun içine aktarır. Döllenme dişi bireyin vücudunda gerçekleşir. Döllenmiş yumurtalar, sert bir kabuk ile çevrilir. Bu yumurtalar dişi bireyin yumurtlaması ile vücut dışına bırakılır. Yumurta içindeki embriyonun gelişimi dış ortamda devam eder. Gelişimini tamamlayan yavrular, yumurtanın kabuğunu kırarak dışarı çıkar. Sürüngenlerde yavru bakımı görülmez.

Kuşlarda Üreme

Kuşlarda erkek birey spermlerini dişi bireyin vücudunun içine bırakır. Döllenme sonrası yumurta sert bir kabuk ile çevrilir. Dişi bireyin yumurtlaması ile yumurta vücut dışına atılır. Kuşlar, yumurtadaki embriyonun gelişimi sırasında gerekli sıcaklığı sağlamak üzere yumurta üzerinde kuluçkaya yatar. Kuluçka süresi sonunda gelişimini tamamlayan yavrular, yumurtanın sert kabuğunu kırarak dışarı çıkar. Kuşlarda yavru bakımı görülür.

Memelilerde Üreme

Memelilerde yumurta ve spermin birleşmesi dişi canlının vücudunda gerçekleşir. Döllenme sonunda oluşan zigot gelişerek embriyoyu meydana getirir. Embriyo, gebelik süresince gelişimini dişi canlının vücudunda tamamlar. Anne karnında gelişimini tamamlayan yavrular doğumla dünyaya gelir. Doğum sonrasında dişi bireyler yavrularını süt ile besler. Memelilerde yavru bakımı görülür. Balina, yunus ve yarasalar da yavrularını doğurur ve doğum sonrası sütleri ile besler yani bu canlılar da memeliler grubunda yer alır.

Başkalaşım

Bazı hayvanların yavruları ana canlıdan oldukça farklıdır. Bu canlıların yavruları, gelişim sürecinde bir dizi değişiklik geçirerek zamanla ana canlıya benzer hâle gelir. Bu olaya başkalaşım adı verilir. Örneğin kurbağalarda yumurtadan çıkan yavrular, balığa benzer bir görünüme sahiptir. Bu dönemdeki kurbağalara iribaş adı verilir. Gelişimini sürdüren iribaşların kuyrukları kaybolur, ön ve arka ayakları oluşur ve genç kurbağa meydana gelir. Genç kurbağalar, biraz daha büyüyüp gelişir ve ana canlıya benzeyen erişkin kurbağa hâline gelir.

Kurbağalar gibi kelebekler de başkalaşım geçiren canlılardır. Dişi birey döllenmiş yumurtaları uygun bir yere bırakır. Belirli bir süre sonra yumurtalar çatlar ve yumurtalardan tırtıllar çıkar. Gelişen tırtıllar zamanla etraflarına koza adı verilen ipeksi bir yapı örer. Bu döneme pupa evresi adı verilir. Gelişimini koza içinde tamamlayan bireyler, kozayı yırtar ve ana canlıya benzeyen kelebekleri oluşturur.

Yorum yapın